Mela Tepesinde Meryem Ana; Sümela Manastırı

askeri müze mehter
Dünyanın En Eski Askeri Bandosu – Mozart ve Türk Marşı
Ocak 14, 2022
Türkiyenin Yeraltı Şehirleri; Nevşehir, Derinkuyu
Ocak 14, 2022

Mela Tepesinde Meryem Ana; Sümela Manastırı

Mela Tepesinde Meryem Ana; Sümela Manastırı

Havari Luka Efsanesi

İsa Peygamberin 12 havarisi vardır. Luka bu 12 havariden biridir. Aynı zamanda İncil’i yazanlardandır. İsa Peygamber çarmıha gerilince, Luka Kudüs’ü terk ederek Roma’ya doğru yola çıkar. Çünkü onlara verilen görev İsa Peygamberin öğretilerini yaymaktır. 

Kutsal İkon

Luka bu yolculuk sırasında yanına Yunanlı bir öğrenci almıştır. Yolda ahşap bir tahta üzerine Meryem Ana’nın İsa Peygamber henüz bebekken onu kollarında tuttuğu tasviri yani ikonu çizer.İleride Luka ölecek ve bu ikonda öğrencisine miras kalacaktır. Yunanlı bu öğrenci ikonla birlikte Atina’ya gelecek ve orada kilise kurarak İsa Peygamberin öğretilerini yaymaya çalışacaktır. Luka tarafından yapılan ikonda burada kilisede muhafaza edilecektir.
Birçok mucizeleri sergilediğine inanılan bu ikon nesilden nesile aktarılır ve herkes tarafından ziyaret edilen bir kutsal hal alır. 
Lakin bu ikon bir gün aniden kaybolacaktır. İşte Sümela Manastırının tarih sahnesine çıkışı da böylece başlamış olacaktır. 

Sümela Manastırı

”Mela”  Trabzon Maçka’da, Altındere vadisinde eski ismiyle Panagia deresinin üzerindeki tepeye verilen isimdir. Antik Yunanca’da siyah, kara anlamına gelir. 
Karadeniz Rumları arasından anlatılan efsaneye göre;
Atinalı Barnabas ve Sophronios isimli iki keşiş Mela tepesindeki bu yerde Aziz Luka’nın yaptığı Meryem Ana’nın İsa Peygamberi bebekken kollarında tuttuğu ikonun burada olduğunu görürler. İkisi de birbirinden habersiz Mela’ya gelirler. Orada karşılaştıklarında birbirlerinden bağımsız aynı rüyayı gördüklerini öğrenirler. Bu durum üzerine tepede kilise kurmaya karar verirler. 
Yunanca’da ”Stao Mela” Mela da bulunan, Mela da yer alan gibi anlatımlara tekabül eder. Bu eski söyleyiş zamanla Sümela haline dönüşecek ve söylenegelen ismini alacaktır. Sümela Manastırı. Aslında gerçek söylemiyle Mela dağında bulunan Meryem Ana Manastırını ifade eder. 
Zamanla kutsal ikonun burada bulunduğu duyulacak ve coğrafyanın her yanından insanlar hastalıklarından, dertlerinden kurtulmak için manastırı ziyarete gelmeye başlayacaktır.
Roma’nın Hristiyanlığı kabul etmesiyle birlikte manastır daha da zenginleşecektir.
Lakin 640 yılında manastır yağmalanacak ve yıkılacaktır.
Yine efsaneye göre;
Cristopher isimli bir çiftçi rüyasında Meryem Anayı görecek ve rahipleri ikna ederek halkla birlikte para toplayarak kiliseyi tekrar inşa edecektir.

3. Alexios, Pontus Rum Prensliği

Efsaneler böyle anlatıla dursun mağaranın manastıra dönüşmesiyle ilgili elde olan bilinen ilk veriler Trabzon Kommenoslarından Prens III. Alexios a aittir.
1200 lü yıllarda Moğollar bu bölgeye saldırırlar. Birçok yeri tahrip eder ve yıkarlar. O sıralarda İstanbul Latin işgali altındadır. Kommenoslar sülalesi bu işgal sırasında İstanbul’dan kaçarak Trabzon’a yerleşir ve burada Pontus Rum Prensliğini kurar.
Trabzondaki bu prensler yeniden İstanbul’a sahip olabilmek için kendilerini imparator olarak tanıtırlar ve böylece Bizans mirasının devamını sahiplenirler. 
Bu prenslerden 3. Alexios manastırın gerçek kurucusu kabul edilir. Manastırdaki kitabede Prens Alexios manastırın kurucusu aynı zamanda doğu ve batının hakimi imparator olarak gösterilmiştir.

Kilise içindeki duvar motifleri

Kilisenin içi duvar resimleri yani fresklerle süslü.
Güney duvarında Meryem Ananın doğuşu, mabede sunuluşu, İsa Peygamberin doğuşu, mabede sunuluşu ve hayatı, alt kısımda da İncil’den resimler yer alır.
Güney kapısında ise Meryem Ananın ölümü ve havariler resmedilmiştir.
Kilisenin doğuya bakan yukarı kısmında ise Adem ve Havva’nın yaratılışı, yasak meyveyi yememeleri üzerine uyarılışları ve cennetten kovulmaları resmedilmiştir.
Dış kısmın yukarısındaki tasvirlerse Cebrail ve Mikail meleklerdir. 

Manastıra yürüyüş ve ulaşım

Manastıra ulaştığınızda iki yolla karşılaşacaksınız. Bunlardan bir tanesi araçların devam ettiği yoldur bir diğeri ise manastıra tırmanan patika yoldur. 
Bu patika yoldan giderseniz yaklaşık yarım saat sürecek bir yürüyüşten sonra manastıra ulaşacaksınız. 
Bölgeye ulaşımda oldukça kolay Trabzon merkezden sürekli olarak sizi manastıra ulaştıracak araçlar kalkıyorlar.
Ayrıca manastırın aşağısında dere kenarında yemek yiyip oturabileceğiniz alanlarda mevcut. 

Karadeniz doğallığıyla olduğu kadar tarihsel yapılarıyla da ön planda

Her ne kadar Karadeniz doğal güzellikleriyle ön plana çıkılarak anlatılsa da, günümüzde yurt dışında Türkiye tanıtımı yapılırken gösterilen birkaç resimden bir tanesi de Sümela Manastırı’dır. Karadeniz’in tüm doğal güzelliğinin yanında tarihi güzellikleri de mevcuttur.

Anlatılarımızdan birinin de ev sahibi yine Karadenizdi;  ”Amazon kadınları” 

Anadolu’da Amazon Kadınları yazımızı okumak için tıklayınız

Historicus

Özgün köşenin bağımsız kalemleri için tıklayınız

Bizi Facebook Adresimizden Takip Edin

Comments are closed.