Florance Nightingale Müzesi

Güpegündüz elinde fenerle dolaşan Diyojen, kendisine hayretle amacını soranlara ”adam arıyorum” diye cevap verirmiş. Artık ne kadarı gerçek bilemem, fakat Diyojen’in paraya pula değer vermeyen, içinde yaşadığı fıçısının dışında fazla bir eşyası olmayan ve o meşhur çıkışıyla koca İskender’e ”gölge etme başka ihsan istemem” diyebilecek kadar cesur ve aynı zamanda umursamaz bir filozof olduğu anlatılanlar arasındadır.

Nereden nereye…

1854 yılında 38 kişilik bir hemşire grubu ile Selimiye kışlasına gelen kadın, sürmekte olan savaşın(Kırım Savaşı) tüm kaybedenlerinin aksine kazanan bir kadındır. Fakat onun kazancı savaşan milletlerin arzularındaki gibi toprak, servet ya da hakimiyet türünden olmamıştır. O kadın, savaş zamanı yaralıların kurtarıcısı olarak kendisini o kısa süre boyunca tanıyan herkesin gönlünü kazanmıştır. Ve hatta öyle bir kazanmıştır ki, -tabi gönlünü kazandığı milletin bu gönül işlerine pek bir meraklı oluşundan da olsa gerek- hâlâ hafızalardadır.

Florance Nightingale’dir o kadın! Hani şu adına hastaneler kurulan.

Kırım savaşında İngiltere Osmanlı’yı desteklemektedir ve yaralıları da o sıralarda Selimiye kışlasında tedavi görmektedirler. Ancak savaş zamanı en büyük güçlerin dahi yoksunluğunu çektiği şeylerin başında gelen sağlık işleri maalesef bu savaşta da savaşan milletlerin en büyük yükü olmuştur. İşte tam da böyle bir zamanda bizim Florance yetişmiştir imdada. Yetişmiştir yetişmesine fakat kimdir bu Florance?

1920 yılında tesadüfi olarak(ailesi Avrupa turundayken) kısmetine İtalya’nın Floransa şehrinde doğmuş, bu sebeplede adı Florance konmuştur. Zengin ve asil bir ailenin üyesi olarak gelmiştir dünyaya. İyi eğitim almıştır. Hele ki bir kadın olarak zamanın şartlarının oldukça üzerinde yetişmiştir. Fakat gelin görün ki tüm bunların yanında çok başka bir şey de vardır Florance’da, henüz 17 yaşındayken günlüğüne ”Tanrı benimle konuştu ve beni hizmete çağırdı” yazmıştır. Bu tek kelimeyle ‘inanç’tır.

Florance’ın lambası

Genel anlamda sağlık alanındaki ilkellik henüz aşılabilmiş değildi o zamanlar, temizliğin yaralı bakımına ve iyileşme sürecine etkisi de herkesçe kabul edilen bir konu değildi. Bu nedenle özellikle de böyle savaş zamanlarında dikkat edilecekler listesinde hijyen üst sıralarda yer bulamıyordu kendine. Fakat oldukça inançlı ve bir o kadar da inatçı olan Florance asıl yetki sahibi olan doktorlara dahi söz hakkı tanımayarak ipleri eline aldı ve kısa sürede farkını ortaya koydu. O zengin ve asil bir ailenin dünya meselelerine uzak ve lüks içinde yaşayan doğuştan talihli kızı olmayı kabullenemediği gibi koşulların insanların ölümlerini bu denli kaçınılmaz kılmasını da bir türlü kabullenemedi ve adını tarihe yazdırdı Florance. Hijyeni ön plana çıkardı, hastalarla tüm şefkatiyle ilgilendi ve zamanının neredeyse tümünü onlara ayırarak, yalnızca işiyle değil insanlığıyla da kendini herkese kabul ettirdi.

Yaralıların durumlarını öyle içselleştirmişti ki, gece yarıları elinde bir lambayla Selimiye’nin savaş zamanı bir hastaneye dönüşmüş koridorlarında yardım edecek insan arıyordu Florance. Diyojen’in aksine -içinde yaşadığı dünyanın savaş gibi bir çılgınlığına rağmen- kimseden ümidini kesmemişti Florance ve ışığı sahiden aydınlatmak için taşıması gerektiğini iyi biliyordu.

Diyojen’den Florance’a…

Toplumun çirkinliğini tüm toplumun yüzüne vurmak için fıçısından çıkıp Atina sokaklarında elinde feneriyle insan arayan Diyojen’den, savaşın en kötü günlerinde bile insandan ümidini kesmeyen lambalı kadın Florance’a…

Florance Nightingale Müzesi Nerede, Nasıl Giderim? (Selimiye Kışlası)

1954 yılında Türk Hemşireler Derneği lambalı kadına vefa borcumuzu tüm toplum adına ödemek için girişimde bulunur ve 1. Ordu Komutanlığı’nın da izin ve desteği ile Selimiye’nin kuzeybatı kulesinde ayrılan bir bölüm müzeye çevrilir. Bugün hâlâ bu müzede onun hemşirelik üzerine yazdığı kitaplar, gaz kandilli lambası, Sultan Abdülmecit’in hediyesi olan bileziği, çeşitli fotoğraf ve madalyalar ile Nightingale’e ait özel eşyalar sergilenmektedir. Tarih Florance’ı unutmamıştır. Ümidim odur ki artık sizlerde unutmayacaksınız…

İstanbul’a Seyahat

Eşsiz bir kültür turizmi yaşamak, tarihin bambaşka köşelerinde gezinmek, tatilinize tarifsiz güzellikler katmak için, seyahat planlarınızı İstanbul’a yapın. 

İstanbul seyahatinizde nerede kalacağınıza, nereleri görmeniz gerektiği, neleri tatmanız gerektiğine dair bilgiler almak istiyorsanız bize mail atabilirsiniz. Kalabileceğiniz otellerden, yemek yiyebileceğiniz mekanlara, gezi rotanızdan, eğlence alanlarına kadar her konuda bilgiyi arkadaşlarımız karşılıksız olarak size vereceklerdir. Şimdiden iyi tatiller, iyi eğlenceler…

sehrinhikayesi@gmail.com

Oğuz SARITEPE

İstanbul Tarihi ve Turistik Yerler; Şehir İstanbul

Bizi Facebook adresimizden takip edin