Puzzle
Şubat 11, 2020Teleskop – Mikroskop; Evrende Önemsiz İnsan
Şubat 11, 2020
Sakız Hanım ile Mahur Bey
Yeşilçam Sokağı ve Emek Sineması
Sakız teyzeyi hayal meyal hatırlamam gerekiyor aslında. Çok küçüktüm henüz. Ne söylesem yalan olacak belki. Pamuğa benzer bembeyaz saçları, gözlüğünün üzerinden kısık kısık bakan çimen yeşili gözleri, ikinci katın penceresinde hafızamda neredeyse bir fotoğrafa dönüşmüş ve tüm boş zamanlarında kitap okuyan hâli. Oysa sürekli anlattığı gençlik anılarındaki macera dolu yaşantısı hayatının ancak son dönemine şahit olduğum bu tatlı kadına ne kadar da uzaktı. Bir tek gözleri, onlar bazen hararetle bir şeyler anlatırken hafif hafif nemlenirlerdi ve ben anlardım işte o zaman, Sakız teyze şimdi anılarının içerisindeydi. Karşımda konuşurken benimle nadiren göz teması kurar, daha çok penceresinden küçük bir bölümü gözüken denize bakardı.
Bir keresinde hiç unutmam kitaplarını tramvayda unutmuş, onu anlatmıştı bana. Uzun boylu, iyi giyimli ve haddinden fazla nazik bir bey ardından koşturuvermiş ve yakalamış onu. İşte böyle tanışmışlar o büyük aşkı Mahur amca ile. Sonrası büyük bir aşk tabi. Beyoğlu Yeşilçam Sokak’ta o zamanki adı Melek Sineması(Emek Sineması) olan bir sinemada haftada bir kez buluşur olmuşlar zamanla. İkişer tane Zencefilli-Limonlu Beyoğlu Gazozu içerlermiş hatta her seferinde. Sakız teyze hep solda, Mahur amca hep sağda otururmuş ve bu yüzden de gazozunu hep sol eliyle içmek zorunda kalırmış Sakız teyze. Sağ elini Mahur amcanın sol avucunun içine daha o zamanlardan yerleştirmiş anlaşılan Sakız teyze. Öyle hisli anlatırdı ki bunları, dalıp gittiği o deniz manzarasında Mahur amcayı bekliyordu sanki. Ya da emin değilim ama belki de kendi gitmek istiyordu artık onun yanına.
Bana ”hiç ada’ya yolun düşüyor mu? ” diye sormuştu günün birinde. ”İnsanın adaya yolu düşmez ki” diyecek oldum çocuk hâlimle, güldü tabi, zaten gülümserdi hep Sakız teyze. ‘Düşsün’ dedi. Sık sık adaya gittim ben de büyüdükçe. ”Bisiklete de bin” demişti, bisiklete de bindim sık sık ve sağ elini ovuşurarak ”ama yalnız gezme” demişti. Zamanla o da oldu sonra.
Sakız teyzeyi nereden hatırladım şimdi bilmiyorum. Çok garipti sahi. Mahur amcanın bir tek fotoğrafı bile yoktu evde. Her sohbetin, her anının, her özlemin baş figürü Mahur amca sanki hiç var olmamıştı o evde. Belki de dayanamayacağından korkuyordu Sakız teyze. Artık hiç olmayışına, olamayışına katlanabiliyordu ama fotoğraflarla bir anlamda varlığını sürdürmesi ve her an göze çarpması ihtiyar yüreğinin kaldırabileceği bir yük değildi Sakız teyze için. Sanki yalnızca anılarda vardı, bilemiyorum. Zaten Sakız teyzeyi kaybedeli de çok oldu. Ama gariptir, ne onu ne de Mahur amcayı unutamıyorum bir türlü. Yeşilçam sokağı, Emek sineması’nı, Ada’yı ve Sakız teyzenin dilinden hiç düşürmediği o eski İstanbul’u da…
Sonra Emek Sineması’nı yıktılar…
Zencefilli-Limonlu Gazoz satan dükkanlar yine varlar ama İstiklâlde. Hatta eski İstanbul fotoğrafları da varlar bol bol. Sakız teyze yok ama olsun. Kazancı yokuşu var mesela, orada beklermiş Mahur amca onu. Hatta yalnız çıkmasın diye Mahur amca önce aşağı kadar iner Sakız teyzenin elini tutar sonra beraber el ele çıkarlarmış yokuşu. Şimdi pek mümkün gelmiyor bana böyle sevdalar. Belki de son kez çimen yeşili gözlü ve pamuk saçlı ihtiyar bir kadının anılarında varoldular.
Zaman zaman acaba diyorum, acaba kavuşmuşlar mıdır? Ve haddim olmayarak onları, el ele diz dize film izlerken ve zencefilli-limonlu Beyoğlu Gazozu içerken hayal ediyorum.
İstanbul’a Seyahat
Eşsiz bir kültür turizmi yaşamak, tarihin bambaşka köşelerinde gezinmek, tatilinize tarifsiz güzellikler katmak için, seyahat planlarınızı İstanbul’a yapın.
İstanbul seyahatinizde nerede kalacağınıza, nereleri görmeniz gerektiği, neleri tatmanız gerektiğine dair bilgiler almak istiyorsanız bize mail atabilirsiniz. Kalabileceğiniz otellerden, yemek yiyebileceğiniz mekanlara, gezi rotanızdan, eğlence alanlarına kadar her konuda bilgiyi arkadaşlarımız karşılıksız olarak size vereceklerdir. Şimdiden iyi tatiller, iyi eğlenceler…
sehrinhikayesi@gmail.com